[Translate to Türkçe:]
[Translate to Türkçe:]
İş
Hamile kadınlar, sosyal yardım dairesine gitmek zorunda bırakalıyor.

Hamile Kadınlara Karşı Acımasızlık

- Clemens Studer *

Her yıl yaklaşık 500 hamile kadın işsizlik sigortasından çıkarılıyor. Bu durum, hamile kadınlar ve aileleri için ciddi sonuçlar doğuruyor: annelik izni yerine sosyal yardım almak zorunda kalıyorlar.

İşsiz hamile kadınlar hastalandıklarında, 30 gün sonra işsizlik ödeneği alma haklarını kaybediyorlar. Üstelik yıllarca işsizlik sigortasına (ALV) prim ödemiş olmalarına rağmen. Daha da kötüsü: işsizlik sigortasından tamamen çıkartılabiliyorlar ve böylece annelik ödeneği haklarını da kaybediyorlar. Bu durum yılda yaklaşık 500 kadını etkiliyor. Birçoğu için bu, doğrudan sosyal yardım almak anlamına geliyor. Oysa bu sorun, işsizlik yasasında yapılacak küçük değişikliklerle, neredeyse yok denecek maliyetlerle ortadan kaldırılabilir

Red Kararı

Hiçbir mantıklı insan buna karşı çıkamaz. Ancak, Konsey’in Sosyal Komisyonu’ndaki burjuva çoğunluk buna karşı çıktı. Bernli SP senatörü Flavia Wasserfallen’in sunduğu ilgili önerge 7’ye 5 oyla (1 çekimser) reddedildi. Çok da cesur olmayan bir varsayımla, ilerici partilerin üyelerinin oybirliğiyle hamile kadınlar lehine oy kullandığını kabul edersek, burjuva ve sağ partilerden en az bir kişi hasta, işsiz anne adaylarını desteklemiş, bir diğeri ise karar verememiş görünüyor.

Kendini aile partisi olarak tanımlayan Merkez Partisi’nin temsilcileri topluca bu girişimin arkasında dursaydı, sonuç farklı olurdu. Ancak görülüyor ki Merkez Partisi’nin Konsey’deki çoğunluğu için dayanışmadan ziyade piyasa radikalizmi geçerli: Anne adaylarına ret

Dalga Geçer Gibi Bir Gerekçe

Komisyon çoğunluğunun gerekçesi kelimesi kelimesine şöyle: “Komisyon, yürürlükteki hukukun gebeliğe bağlı iş kesintilerini zaten yeterince kapsadığı ve ayrıca gebelerin mesleki entegrasyonunu teşvik etmek için sektör veya işletme bazlı çözümler uygulama imkânı bulunduğu kanaatindedir.” Özet olarak: Böyle bir sorun yok. Varsa da, işverenler zaten çözer diyorlar. Tabii ki işverenler bu sorunu çözmüyorlar. İsviçre Sendikalar Birliği (SGB), Komisyon’un kararına şu sözlerle tepki gösterdi: “Siyaset, kadınlardan düzenli olarak daha yüksek doğum oranı ve daha fazla istihdam talep ediyor. Ama hamile kadınlar için talep edilen en asgari koruma hakkı bile reddediliyor.”